10871,08%0,16
41,96% 0,07
48,82% -0,05
5355,25% 0,52
8944,84% 0,00
 
    AK Parti İstanbul Milletvekili ve MKYK Üyesi Seyithan İzsiz, basın mensuplarıyla kahvaltılı bir toplantıda bir araya geldi.
Samimi bir ortamda gerçekleşen buluşmaya, Türkiye Yerel Basın Birliği Genel Başkanı Nezir Karayün’ün yanı sıra, özellikle İstanbul 3. Bölgede aktif görev yapan çok sayıda gazeteci katıldı.

“KAYYUM YÖNETİMİNE SERT ELEŞTİRİ”
Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Seyithan İzsiz, son dönemde kayyum yönetimiyle ilgili gelen şikayetlerin kendisine de ulaştığını belirtti. Esenyurt Belediye Başkanvekili’nin bir devlet görevlisi olduğunu hatırlatan İzsiz, kendisinin ise siyasetçi olarak farklı bir sorumluluk alanına sahip olduğunu vurguladı.
İzsiz, siyasi silsile gereği muhatabının AK Parti İl Başkanı olduğunu ifade ederek, Esenyurt’tan veya diğer ilçelerden gelen her türlü sorun, şikayet ve talebi raporlar halinde İl Başkanlığı’na sunduğunu söyledi.
“ESNAFA TEBLİGAT GÖNDERMEK HANGİ AKLIN ÜRÜNÜ?”
Toplantıda, Esenyurt’taki bir sitenin belediye ile yaşadığı sorunlara değinen İzsiz, esnafa yönelik ecrimisil tebligatları nedeniyle kayyum yönetimini eleştirdi.
Geçmiş dönemlerde hiçbir belediyenin böyle bir uygulamaya gitmediğini belirten İzsiz, şu ifadeleri kullandı:
“Ne zaman yapılmış bu site? 90’lı yıllarda. O dönemde Çapan vardı, Kadıoğlu vardı, Alatepe vardı, sonra CHP’li belediye başkanları geldi. Hiçbiri böyle bir uygulama yapmadı da şimdi mi aklınıza geldi? Kim gönderdi bu tebligatları? Hangi müdürlük, kime bağlı? Geçmişteki belediyelerin hepsi mi yanıldı?”
“ESENYURT’UN ESNAFI VE SANAYİCİSİ SAHİPSİZ DEĞİL”
Esenyurt’un sanayicisi ve esnafının mağdur edilmesine asla izin vermeyeceğini vurgulayan İzsiz, “Ben bu kadar gayretle siyaset üretmeye, partime, liderime, memleketime faydalı olmaya çalışırken, kimsenin alın teriyle, emeğiyle oynamasına sessiz kalmam. Soğuk kış günlerinde araba tamir edip evine ekmek götüren esnafı cezalandırmak doğru değildir. Buna ‘evet’ demem, kimse de benden bunu beklemesin.” dedi.
“İSTANBUL BENİM SEVDAMDIR”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a duyduğu bağlılığı vurgulayan Seyithan İzsiz, “Cumhurbaşkanımıza, ‘İstanbul sizin sevdanız, ben sizi İstanbul’la yeniden buluşturmak istiyorum’ dedim. İstanbul’un bir kez daha tökezlemesine asla müsaade etmem. Bunu açıkça söylüyorum, nokta.” ifadelerini kullandı.
Ayrıca, tasarruf tedbirleri kapsamında kamu kurumları ve belediyelerin yerel gazetelere abone olamamasını eleştiren Karayün, “Yerel basının tek gelir kaynağı olan aboneliklerin, bu genelgenin kapsamı dışında tutulması gerekiyor. Aksi halde yerel basın yaşama şansını kaybeder.” dedi.
Çok uzun yıllara dayanan bir kardeşlik hukukumuz var. Şu an masanın etrafındaki kardeşlerimin tamamıyla çok uzun yıllara dayanan bir tanışıklığımız, abi-kardeş, abla-kardeş ilişkimiz var. Dolayısıyla kendi evimizde, kendi içimizde, kendi ailemizle sohbet eder gibi olacağız inşallah.
Arkadaşlar, ben bu ve buna benzer farklı meslek gruplarıyla, sivil toplum örgütleriyle, iş dünyasındaki insanlarımızla, basın camiasıyla, siyasetin farklı taraflarında yer alan dostlarımızla sık sık bir araya geliyorum. Bazı günler sabah kahvaltısı ve akşam yemeği şeklinde iki toplantı yapıyorum. Her cumartesi günü halk günü düzenliyorum ve o gün ortalama 300 ila 500 hemşehrimizi ağırlıyoruz.
Elimizden geldiği kadar hem görevimiz, hem makamımız gereği, hem de vicdani sorumluluğumuz gereği insanımıza yakın durmaya, onlarla halleşmeye ve dilek, temenni, taleplerine karşılık bulmaya gayret ediyoruz. Şüphesiz ki bütün sorunları ve beklentileri karşılayacağız diye bir garanti yok, ancak burada esas olan samimi bir gayrettir. Allah’a hamdolsun, bu samimi gayreti gösteriyoruz.
Beş danışman arkadaşımız ve hizmet ofisimizde görevli beş arkadaşımızla birlikte toplamda on kişilik bir ekibimiz sadece halkın beklentilerini ve olası taleplerini karşılamak için hizmet üretiyor. Benim onlardan kişisel bir beklentim yoktur, ama vatandaş söz konusu olduğunda hassas davranırım. Telefon ekranından günde en az yüz tane ekran görüntüsü alıp arkadaşlarıma atıyorum. Doğrudan gelen telefonlar ve taleplerin dışında bile bu kadar yoğun bir iletişimimiz var.
Bu on arkadaşımız sadece ve sadece vatandaşın talep ve ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik hizmet üretiyor. Ve arkadaşlarıma attığım vatandaşın sorunuyla ilgilenmeleri ve geri dönmeleri ortalama yarım saattir. Allah’a hamdolsun, iki yılı geride bıraktık. Bu süreçte on binlerce talebi, ihtiyacı karşılamaya yönelik ciddi bir çalışma yürüttük.
“BASININ SORUNLARINI MECLİSTEKİ KOMİSYONUMUZA ULAŞTIRACAĞIM”
Basın mensuplarının soru ve şikayetleri arasında hükümetin çıkardığı tasarruf genelgesi ve bu genelgeye bağlı olarak belediyelerin basına ilan reklam vermemesi ve abone olmaması eleştirilerine de cevap veren İzsiz şunları dile getirdi: Basın İlan Kurumu’yla ilgili sorunlar, uzmanlık alanım dışında olduğu için doğrudan değerlendirme yapmam doğru olmaz. Ancak bu konular Meclis bünyesindeki ilgili komisyonun görev alanına giriyor. Ben de komisyon üyesi arkadaşlarımla bu sorunları paylaşacağım ve sizleri gelişmeler hakkında bilgilendireceğim. Süreci komisyon takip edecek, ancak sizinle bağlantıyı ben kuracağım.
“YEREL BASININ SESİ DUYULMALI”
Toplantıda söz alan Türkiye Yerel Basın Birliği Genel Başkanı Nezir Karayün, yerel basının yaşadığı sorunları dile getirdi. Basın İlan Kurumu’nun uyguladığı çifte standardın son bulması gerektiğini belirten Karayün, kurumun kaldırılarak resmî ilanların valilik ve kaymakamlıklar aracılığıyla verilmesi önerisinde bulundu.

 
                
