10720,70%0,96
40,59% 0,02
46,44% 0,25
4310,81% 0,87
6934,82% 0,15
DEM Parti Grup Başkanvekili ve Kars Milletvekili Gülüstan Kılıç Koçyiğit, Temmuz 2025'te meydana gelen orman yangınlarından ağır biçimde etkilenen ilçelerin “Genel Hayata Etkili Afet Bölgesi” ilan edilmesi amacıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne bir kanun teklifi sundu.
Teklifin gerekçesinde, iklim krizinin etkisiyle birlikte artan orman yangınlarının sadece doğayı değil, aynı zamanda insanların yaşam alanlarını, geçim kaynaklarını ve temel kamu hizmetlerini geri dönülmez şekilde yok ettiği vurgulandı. Yangınların yalnızca birkaç yerleşim yeriyle sınırlı tutulamayacak bir yıkıma yol açtığını belirten teklif, mevcut afet bölgesi ilanlarının kapsamının dar olduğunu, benzer ölçekte zarar gören birçok bölgenin ise bu kapsam dışında bırakıldığını ifade etti.
Teklifte Hangi İlçeler Var?
DEM Parti’nin sunduğu yasa teklifinde, Temmuz 2025 yangınlarından ağır biçimde etkilendiği belirtilen şu il ve ilçelerin resmî olarak “Genel Hayata Etkili Afet Bölgesi” ilan edilmesi talep ediliyor:
Bursa’nın Kestel ve Harmancık ilçeleri
Karabük’ün Safranbolu ilçesi
Kahramanmaraş’ın Onikişubat ilçesi
Uşak’ın Sivaslı ilçesi
Antalya’nın Gazipaşa ve Aksu ilçeleri
Sakarya’nın Hendek ilçesi
Teklifte yer alan bilgilere göre bu bölgelerde köyler boşaltıldı, çok sayıda konut, ahır, tarım arazisi ve ormanlık alan kullanılamaz hale geldi. Özellikle Karabük’te 19 köy ve 50 mahallenin tahliye edildiği, Uşak’ın Sivaslı ilçesinde ise beş ev ve dört ahırın tamamen yandığı, yüzlerce yurttaşın tahliye edildiği ve çok sayıda hayvanın yaşamını yitirdiği belirtildi.
Sosyal Devlet Vurgusu: Ayrımcılık Değil Eşitlik
Teklifte, yangınlardan etkilenen bölgelerde yapılan sınırlı müdahalelerin, sosyal devlet ilkesiyle bağdaşmadığı savunularak tüm mağdurların eşit haklarla desteklenmesi gerektiği vurgulandı. Yangınlardan etkilenen yurttaşlar arasında yapılan ayrımın, “eşit yurttaşlık anlayışına aykırı” olduğu ifade edildi.
Kamucu ve Ekolojik Yaklaşım Öneriliyor
Kanun teklifinde, yalnızca afet ilanı değil, aynı zamanda afet bölgelerine yönelik kapsamlı kamusal müdahale önerileri de yer aldı. Bunlar arasında;
Yurttaşlara kalıcı ve ücretsiz barınma sağlanması,
Zarar gören konut, işyeri ve üretim alanlarının geri ödemesiz biçimde yeniden inşası,
Küçük çiftçilere doğrudan karşılıksız destek verilmesi,
Tüm kamu borçlarının faizsiz ve süresiz ertelenmesi ya da silinmesi,
Sokak hayvanları ve yaban hayatı için veterinerlik, rehabilitasyon ve koruma önlemleri alınması,
Altyapıların ekolojik ve bilimsel ilkelere uygun şekilde onarılması gibi düzenlemeler bulunuyor.
Ayrıca, doğaya ve yaban hayatına verilen zararların telafisi için bağımsız bilimsel bir kurul oluşturulması, hayvanların yaşam hakkının korunması ve insan merkezli olmayan bir müdahale yaklaşımının benimsenmesi gerektiği ifade edildi.
Yasa Teklifi Ne Getiriyor?
Toplam üç maddeden oluşan kanun teklifi; afet bölgesi ilanının resmileştirilmesini, kamu desteklerinin karşılıksız şekilde sağlanmasını ve yeniden inşa süreçlerinde halkın katılımını zorunlu kılmayı hedefliyor. Teklifte, yasalaşmanın “yurttaşların yaşam hakkına sahip çıkmak ve kamu vicdanını tesis etmek açısından zorunlu” olduğu belirtiliyor.
DEM Parti’nin bu yasa teklifiyle, yalnızca yangınlara karşı geçici çözümler değil, aynı zamanda uzun vadeli, halkçı ve hak temelli bir afet yönetimi yaklaşımının inşa edilmesi öneriliyor.